Cumhurbaşkanı Esad, Sputnik’e Verdiği Röportajda: Moskova Ziyaretim İki Ülke İlişkilerinde Yeni Bir Dönemin Önünü Açacak “VİDEO”

MOSKOVA – Cumhurbaşkanı Beşşar Esad, Moskova ziyareti ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile yaptığı görüşmelerin, iki ülke arasındaki ilişkilerde ve iş birliğinde yeni bir aşamanın önünü açacağını belirterek, 40 yatırım projesinin yanı sıra hayata geçirilmesi konusunda mutabık kalındığını buna ek olarak, dünyadaki değişen ittifakların ışığında bir sonraki aşamayı ele almak için ortak Suriye-Rus vizyonunun koyulacağını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Esad, bugün Rus ajansı Sputnik’e verdiği bir röportajda, Türkiye cumhurbaşkanı ile görüşmesinin, Türkiye’nin açıkça ve herhangi bir muğlaklık olmaksızın Suriye topraklarından tamamen çıkmaya, terörizmi desteklemeyi bırakmaya ve terörizmi desteklemeye son vermeye ve durumların Suriye’de savaşın başlamasından önceki hale gelmeye hazır olduğu bir aşamaya ulaşmakla bağlantılı olduğunu belirtti.

Röportajın tam metni:

Soru: Sayın Cumhurbaşkanı, Başkan Putin ile önemli görüşmelerden sonra bizimle görüştüğünüz için çok teşekkür ederim.. Suriye’den Moskova’ya gelen büyük bir heyet size eşlik etti. Bunlar çok önemli müzakereler. Bize görüşmelerinizin ana sonuçlarının ne olduğunu ve Rusya-Suriye ilişkilerindeki yenilikler nelerdir, söyleyebilir misiniz.?

Cumhurbaşkanı Esad: Geçtiğimiz yıllarda, Suriye’deki savaş yıllarında, Başkan Putin ile yapılan görüşmelerde her zaman önemli dosyalara değinildi. Birinci yönü siyasi yönü ve Ukrayna savaşının başlamasından sonra ve belki de Corona krizinin sona ermesinden sonra Başkan Putin ile benim aramda bu ilk görüşme, çünkü Corona ve Ukrayna savaşı dünyadaki genel durumu etkiledi. Dünyadaki genel durumu etkileyen ikisidir. Şimdi görüyoruz ki dünyadaki ittifaklar değişti, dünyadaki saflar değişti ve bir tartışma yürütmek, bu durumu analiz etmek gerekiyordu. Bu sonraki aşamayı bir taraftan ve diğer taraftan nasıl ele alacağımızı belirlediğimiz ortak bir Suriye-Rus vizyonu geliştirmek, öte yandan, ortak komiteler. Rusya ve Suriye tarafları arasında birkaç kez bir araya geldi, ancak sonuçlar İddialar düzeyinde değildi. Ticaret alışverişi ve gelişimi var ama yine de zayıf.

Cumhurbaşkanı Esad, “Bu kez ortak komite toplantısında yatırım projeleri başta olmak üzere belirli noktalara odaklanıldı ve hatta imzalanacak anlaşma enerji, yani elektrik ve petrol alanlarında 40 özel yatırım projesine yönelik olacaktır. Ulaşım alanında, konut alanında, endüstriyel alanlarda ve daha birçok farklı alanda, ancak kesin olarak tanımlanmış projelerle ve bu projelerin takip edilmesi ve başarıya ulaşması için mekanizmalar da eklenmiştir. Ekonomik ilişki açısından yeni bir ortak yani başta dediğiniz gibi heyet kalabalık bir delegasyondu çünkü bu anlaşma üzerinde çalışmalar aylar değil yıllar aldı ama yoğun çalışmalar son aylarda gerçekleşti.

İkinci nokta küresel dönüşümler ama Suriye’de bizim için öncelikle Türkiye meselesi ve Türkiye’nin Suriye’deki savaşın bir parçası olduğu ve topraklarımızı işgal eden güçlere sahip olduğu düşünülürse Türk tarafıyla müzakerelerle ilgileniyoruz.

Soru: Ticari ve ekonomik işbirliğinden bizi bilgilendirecek olursanız, anlaşmada kararlaştırılan miktarları belirtmemiz mümkün müydü?

Cumhurbaşkan Esad: Şu anda projeler üzerinde çalışıldı, birkaç hafta içerisinde de anlaşma imzalanacak ama bu nokta her projeye ve her şirkete ayrı ayrı bırakıldı, çünkü her proje daha sonra ayrı ayrı değerlendirilecek, halihazırda rakamlardan çok anlaşmanın hedefleridir?

Soru: Bugünlerde Rusya’nın yardım yaptığı, ajansımız “Sputnik”in de katkıda bulunduğu 25 ton insani yardım toplayarak Hama’daki Çocuk Hastanesi’ne ulaştırdığı korkunç depremden etkilenen Suriye halkının yasını tutuyor ve destekliyoruz. Başkan Putin ile görüşmeniz sırasında ve Delegasyonlar toplantısında depremin ardından yaşanan sorunların üstesinden gelmek için ek yardım konuşuldu mu?

Cumhurbaşkanı Esad: Aslında bugünkü görüşmelerin özü bu konu değildi. Başkan Putin’e ve Rus hükümetine yardımları için teşekkürlerimi ilettim çünkü Rus hükümeti ilk saatlerden itibaren Suriye’ye yardım için tek başına yola çıktı. Rus ordusu kurtarma operasyonlarına katıldı ve bu yardım hala devam ediyor. Ama deprem desteğinin bir başka yönü daha var, yeniden imar ve yerinden edilenlerin evlerine geri dönüşü ile ilgili olan. Bir sonraki aşama için bu hayati konuda herhangi bir taraftan yardım istemeden önce, Suriye’deki yeniden yapılanma sürecinden sorumlu mekanizma ve yapılarını devreye sokmamız gerekiyor. Biz de bunu yapıyoruz, sonra ülkelerden yeniden yapılanma sürecinde bizimle birlikte katkıda bulunmaları ve yerinden edilenleri geldikleri yerlere veya diğer ikamet yerlerine geri göndermeleri istenebilir.

Soru: Bu günlerde, Amerika Birleşik Devletleri’nin Birleşmiş Milletler Tüzüğü’nü ihlal ederek Irak’a saldırmasının 20. yıl dönümü olacak. O zamandan beri, tüm dünyada birçok kurbanı bırakan saldırgan eylemler oldu. Suriye’de insanlar ölüyor ve Donbass’ta insanlar ölüyor. Bütün bunlar ABD ve müttefiklerinin saldırgan politikasından kaynaklanıyor, buna nasıl son verilebilir?

Cumhurbaşkanı Esad: Bu sonuca ulaşmak için paralel olarak birkaç eksene ihtiyacınız var. ABD, düşüşte olsa da hala büyük bir güç. Ama Sovyetler Birliği’nin dağılmasından bu yana en az otuz yıldır, belki bundan daha fazla Kore savaşından bu yana, devam eden bu Amerikan saldırganlığını durduracak bir ülke olduğunu gelip söyleyemeyiz. Ama farklı yollar var, ilk olarak, eğer siyasi eylemden bahsediyorsak, birkaç ülke arasında bir ittifak olmalı. Rusya ve Çin’e bu konuda büyük sorumluluk düşüyor. BRICS ülkeleri var ve ABD’den uzaklaşmaya başlayan başka ülkeler de var. Ona olan güvenini kaybetmeye başladı ve ABD’nin küresel istikrar için bir tehdit olduğunu hissetmeye başladı. ABD dediğimizde, bu bir yandan siyasi açıdan Batı bloğunu ifade ediyor. Öte yandan, dünyadaki Amerikan filolarının hepsi tek bir şeye hizmet etmek için oradalar. Açılan tüm savaşlar tek bir şey içindir o da ABD doları. Dolayısıyla herhangi bir ülke istediği zaman ekonomik ittifak olduğu zaman doların da alternatifi olur. O zaman Birleşik Devletler, ülkelerin ve halkların ekonomilerinin kaderini kontrol edemeyecek. Ve sonra politik, ekonomik, parasal yönden bu savaşlar sona erecek. Dediğim gibi bu ittifakın parçası olan BRICS ülkeleri var. Yavaş yavaş şekillenmekte olan uluslararası kamu bilincinin oluşumu var. Böylece bir süre sonra dünyayı kuşatacak olan Birleşik Devletler kuşatılacak ve tecrit edilecek. Dünyayı fethetmek isteyen bu ülke, işgalden elde edeceği menfaatleri elde edemeyecek ve sonra dünyanın durumu değişecek.

Soru: Özel askeri operasyondan bahsettiniz ve bunun Başkan Putin ile özel operasyondan sonraki ilk görüşmeniz olduğunu ve Rusya’nın aldığı tedbirlere desteğinizi ifade ettiniz. Bu desteğin nasıl olabileceğini bize anlatır mısınız? Ya Suriye vatandaşları özel askeri operasyonda Rusya’nın yanında gönüllü olarak yer alırsa? Sayıları ne kadar olacak?

Cumhurbaşkanı Esad: Gönüllüler giderse Suriye devleti kanalıyla gitmeyecekle. Bunun yerine, bu konuyla ilgili Rus taraflarla doğrudan iletişime geçecekler. Bunu bilemeyeceğiz ama çeşitli nedenlerle Suriye halkı arasında Rusya lehine büyük bir hamaset olduğu kesin. Bir yandan bu bir tür sadakat çünkü Rusya teröre karşı Suriye halkının yanında yer aldı. Öte yandan, bu savaşın uluslararası dengeleri değiştirmeye başlayacağına dair daha küresel bir görüş var, çünkü Suriye’nin, Irak’ın ve diğer birçok ülkenin çektiği acıların bir kısmı, tek kutuplu düzenin sonucudur. Rusya bu savaşı kazandığında, çoğu Suriyelinin istediği gibi, yeni, daha güvenli ve daha emniyetli bir dünya olmalı. Bu savaşın Suriyelilerin bakış açısı üzerindeki asıl etkisi budur.

Soru: Siyasi destekten bahsedecek olursak, Suriye Rusya’ya katılan yeni bölgeleri ve Rusya’nın yeni sınırlarını tanıyor mu?

Cumhurbaşkanı Esad: Biz bu bölgeleri Rusya’ya ilhak edilmeden önce tanımıştık. Bir referandum olduğunda ve bağımsızlık ilan edildiğinde, bu bağımsızlık gerçekleşmeden önce onu tanımıştık ve savaştan birkaç ay önce Donbass’tan bir heyet kabul ettim ve onlara sizi şimdiden tanımaya hazır olduğumuzu söyledim. Sonra ben onlara sizi Rusya’dan önce tanıdığımızı söyledim. Dolayısıyla bu konu bizim için başından beri belliydi ve pozisyonumuzda tereddüt etmiyoruz. Suriye’nin pozisyonu net ve aynı zamanda belirleyicidir ve sadece Rusya ile dostluk adına değil, aynı zamanda bu toprakların Rus toprakları olduğu ve bu şeyin tarih boyunca bilindiği için bu konuda kanaatimiz var. Muhtemelen yaklaşık 100 yıl önce Ukrayna’ya taşındı, sanırım Lenin’in zamanında ve Rus vatandaşları var orada. Sahada Rus toprağı olduğuna dair gerçekler var ve biz bu pozisyondan eminiz.

Soru: Suriye, Rusya’nın yeni sınırlarını tanıyacak mı?

Başkan Esad: Elbette. Orası Rus toprağı diyorum ve savaş çıkmamış olsa bile Rus toprağıdır. Tarihsel olarak Rus.

Soru: Bu çatışmanın küresel yansımalarından bahsedecek olursak, pek çok kişi üçüncü bir dünya savaşının patlak vermesine yol açabileceğini söylüyor, ne düşünüyorsunuz?

Cumhurbaşkanı Esad: Üçüncü Dünya Savaşı’nın devam ettiğine inanıyorum ama şekli değişti. Eskiden Dünya Savaşı konvansiyonel bir savaştı. Birkaç ulusun ordusu diğer birkaç ülkeye karşı faaliyet gösteriyor. Şimdi bu durum var ama gelişmiş silahlar yüzünden, özellikle nükleer silahlar. Konvansiyonel savaş için caydırıcı bir güç vardır. Yani savaşlar vekalet savaşlarına doğru gidiyor. Yani bugün Zelenski, elbette Nazilerden oluşan ordusuyla, Batı adına savaş yürütüyor. Aynı şekilde teröristler, Suriye’de ve diğer bölgelerde Batı adına faaliyet gösteren ordulardır.

Soru: Sayın Cumhurbaşkanı, Suriye haber ajansı “SANA” tarafından, Amerika Birleşik Devletleri’nin Suriye topraklarındaki üslerinde, Tenf gibi, yasadışı olarak terörist yetiştirmeye devam ettiği yönünde yayınladıklarını bize teyit edebilir misiniz?

Cumhurbaşkanı Esad: Tenf bölgesi yakınlarında terörist gruplarla doğrudan çatışma halindeyiz. Tabii ki bu çatışmalardan ve tutuklananlardan nereden  geldikleri yerleri biliyoruz. Tenf, teröristlerle dolu bir kamptır ve başka bir amacı yoktur. ABD’nin bir çöl bölgesinin kalbindeki bu bölgede bulunmasının kendisine ne faydası var? Hiç şüphe yok ki onbinlerce insanın aileleriyle birlikte yaşadığı terör kampları var. Bu kişileri zaman zaman Suriye birliklerini farklı yönlere dağıtmak amacıyla Suriye ordusuna saldırılar düzenlemeye gönderiyor. Bundan eminiz ve kanıtlar da ortada.

Soru: Silahlıların oradan (Tenf) Ukrayna’ya nakledildiğine dair herhangi bir bilgi var mı?

Cumhurbaşkanı Esad: Buna dair bir kanıtımız yok ama beklenen bu. Teröristlerin normal bir şekilde ortalıkta dolaşması gerçeğine ek olarak, ABD teröristleri bir yerden bir yere taşıyor. Ama Suriye’de mevcut olan teröristler parantez içinde anılanlar (İslami teröristler), tabii ki din kisvesine bürünenler.

İnternette dolaşan videolara göre Ukrayna’da din savaşı yok ve varlar. Bir cihad davası için gitmediler. Elbet o teröristleri götürenler vardır. Elbette bu iş ABD ve onun Batılı ülkelerdeki ajanlarının gözetiminde yapıldı. Bu, sürekli olan ve ne Suriye ne de Ukrayna ile ilgili olmayan geleneksel bir şeydir. Terörü savaşlarında ajan olarak kullanma konusunda Amerika ve Batılı ülkelerin eylem mekanizmasıyla bağlantılıdır. Ukrayna’da Rusya ile savaşmak için Suriye dahil başka bölgelerden sevk edilen teröristlerin olması doğaldır.

Soru: Batı’nın Ukrayna’ya sınırsız miktarda gönderdiği silahların Ortadoğu ve Suriye dahil olmak üzere uluslararası teröristlerin eline geçmesi gibi büyük bir sorun var. Bunlar çok sayıda silah ve hatta uçaksavar bile olabilir. Ukrayna’ya sınırsız askeri desteğin Ortadoğu’ya ulaşacağından korkuyor musunuz ve bu konuda güvenceleriniz var mı?

Cumhurbaşkan Esad: Endişemiş yok. Basit bir nedenden dolayı, çünkü doğrudan Batı’dan o terörist gruplara gelecek silahlar sızacaklardan çok daha fazla. Bu silah her halükarda gelecek. ABD her zaman onları işe almak ve onlara her türlü silahı sağlamak için teröristler arıyor. Ama yolsuzluk, silah satışı ve sızdırma varsa bu olur ama bu, ABD’den doğrudan bu terörist gruplara gelecek olanın yalnızca küçük bir yüzdesine eşdeğer olacaktır. Tabii Suriye’de de aynısı oldu, mesela Fransa teröristlere en son tanksavar füze sistemlerini gönderdi. Elbette Amerikalıların emriyle ABD onlara modern ve gelişmiş uçaksavar füzeleri sağladı. Tüm uydular teröristlerin hizmetindedir. Peki birkaç silahın dışarı sızması ne anlama geliyor, hiçbir şey, her şeye sahipler. Onlar ABD’nin düzenli ordusuna ve NATO’ya katılan diğer ülkelerin alternatif ordusudur, gerçek budur.

Soru: Bu, Rusya ile Suriye arasındaki askeri işbirliğinin genişletilmesini gerektirebilir, bu konu da tartışıldı mı? Bu iş birliği, örneğin Suriye’deki Rus askeri üslerinin sayısı artırılarak mı genişletilecek?

Cumhurbaşkanı Esad: Elbette bugün askeri işbirliği tartışıldı. İki savunma bakanı arasında bir toplantı vardı. Rusya ile ne tür bir işbirliği yapacağımızı genellikle açıklamıyoruz çünkü bu her zaman bir askeri mesele bir tür gizlilik olup doğal bir şeydir. Askeri üslere gelince, bu, siyasi yönü ve askeri yönü olan ortak bir vizyondan kaynaklanmaktadır. Askeri açıdan bu konu tartışılmadı. Siyasi bakış açısına gelince, askeri üslerin bakış açısı terörle mücadele meselesine bağlanmamalıdır. Terörle mücadele şu anda yürürlükte, ancak geçici olacak ve herhangi bir ülkedeki Rus askeri varlığı geçici bir şey üzerine inşa edilemez. Uluslararası bir dengeden bahsediyoruz ve Rusya’nın Suriye’deki varlığı Akdeniz’e kıyısı olan bir ülke olarak dünyadaki güç dengesine bağlı olarak önem taşıyor. Bugün süper güçler kendi sınırları içinde kendilerini koruyamıyorlar ve rollerini oynayamıyorlar. Rolü sınırların dışından, dünyadaki mevcut müttefikler aracılığıyla veya kurallar aracılığıyla oynamaları gerekir. Rusya’nın üsleri genişletme veya sayısını artırma arzusu varsa bu teknik veya lojistik bir meseledir, bir arzu varsa bu çerçevededir ve Suriye’deki Rus varlığının genişletilmesinin de buna uygun olduğunu düşünüyoruz. Bu fikre hizmet eden iyi bir şey. Başka ülkelerde, belki başka bölgelerdeki bu açılımın aynı fikre hizmet edip etmeyeceği de olacaktır. Yani evet, bunun gelecekte gerekli olabilecek bir şey olduğunu söylüyoruz.

Soru: Hipersonik silahlardan bahsedecek olursak, örneğin Zirkon füzeleri ile donatılmış Rus gemileri aracılığıyla Suriye’de konuşlandırılabileceğini düşünüyor musunuz?

Cumhurbaşkanı Esad: Fark silahın türünde ama prensip aynı. Elbette üs kuracaksanız amaç üsleri askeri açıdan zayıflatmak değil. Kuralların caydırıcı ya da dengeleyici olması için en iyi silahlarla donanması gerekiyor, doğal ve mantıklı olan da bu. Hipersonik füzeler veya şimdi ve gelecekte daha gelişmiş silahlar olsun, dediğim gibi prensip kesinlikle aynı.

Soru: Özellikle şu sıralar Suriye topraklarına yönelik hava saldırılarının artmasıyla birlikte Suriye’ye başka hava savunma sistemlerinin tedariki tartışıldı mı? S-400’ler veya daha kısa menzilli başka hava savunma sistemleri olacak mı?

Cumhurbaşkanı Esad: Dediğim gibi, bugün iki savunma bakanı arasında tüm askeri konuların tartışıldığı bir toplantı vardı, ancak özellikle silahlar konusuyla ilgili olarak hangi özel askeri konuların tartışıldığını açıklayamayız.

Soru: Görüşmelerinizde ele alınan ekonomik konulara değinelim, zaten toplantılarda ekonomik işbirliğinin geliştirilmesine değinildiğini söylediniz, bu işbirliğini genişlettikten sonra şimdi hangi şirketler Suriye’de çalışabilecek?

Esad: Geçtiğimiz günlerde ortak komitede tartışılan projelerin başlıkları olan gerekli başlıklar bugün sunuldu. Sözleşme imzalandıktan sonra bu projeler açıklanacak. Daha sonra ilgili firmalar bu projelere başvurabilir. Bu anlaşmanın işleyeceği dinamik budur. Dolayısıyla, firmaların isimleri ve projelerin tahmini değeri ile ilgili olarak, gerçek değer daha sonra firmalar başvurduğunda belli olacak ve bu projeler hakkında onlarla görüşmeler yapılıyor.

Soru: Türkiye ile ilişkilerin sizin için önemli bir konu olduğundan bahsetmiştiniz, Moskova bugün Suriye ve Türkiye arasındaki ilişkilerin normalleşmesine nasıl yardımcı oluyor? Başkan Erdoğan ile görüşmeniz mümkün mü?

Cumhurbaşkanı Esad: Savaş ve Türkiye’nin bu savaştaki olumsuz rolü ve Türkiye’nin Suriye’deki teröristlere verdiği destek nedeniyle, ayrıca Türk ordusunun bir kısmının Suriye topraklarına girdiği için Türk tarafıyla doğrudan iletişim kurmamız mümkün olmadı. Bizim için Türkiye işgal eden ülkedir. İşte Rusya’nın rolü ya da Türk tarafıyla ilişkileri ve Suriye tarafıyla iyi ilişkileri göz önüne alındığında Rusya’nın rolünün önemi burada yatıyor. Rus tarafına güveniyoruz, bu yüzden bu temasları kolaylaştırmak için arabulucu rolünü oynadılar, ancak Rus politikasının dayandığı uluslararası hukuka saygı, devletlerin egemenliğine saygı, terörizmden vazgeçme, birlik temelleri içinde. Suriye devletinin toprakları üzerindeki egemenliği ve yasadışı yabancı güçlerin Suriye topraklarından çıkışı bu ilkeler çerçevesindedir.

Bizim için her şey, Suriye’nin tüm haklarının geri verilmesi, işgal altındaki topraklarının geri verilmesi ve Suriye devletinin tam egemenliğinin yeniden tesis edilmesi ile bu savaşı sona erdirmek için savaşın gidişatını değiştirebilir. Bunu denemek için çabalamalıyız ve bazen gerçek sonuçlar olacağına dair çok az umudumuz olabilir. Ancak hiçbir fırsatı denemeden kaçırmamalıyız çünkü bu fırsat, çok az umut olsa da çözüm olabilir. Rusya’nın Suriye ile işbirliği içinde yaptığı girişimlerde bulunmak için yaptığı şey budur. Diğer girişimlere ek olarak, bildiğiniz gibi Cenevre’de, Astana’da ve diğerlerinde diyaloglar var. Hepsinin Suriye’de istikrarı yeniden tesis etme hedefi aynı.

Başkan Erdoğan ile görüşmeye gelince, bu, Türkiye’nin Suriye topraklarından tamamen çıkmaya, terörü desteklemeyi bırakmaya ve Suriye’deki durumu savaş başlamadan önceki haline döndürmeye açık ve net bir şekilde hazır olduğu bir aşamaya gelmesiyle bağlantılıdır. Erdoğan ile benim aramda bir görüşmenin olabileceği tek durum bu. Ayrıca Suriye’deki savaşla ilgili kesin sonuçlara ulaşmayacaksa bu görüşmenin değeri nedir ve neden yapıyoruz?

Telegram Kanalımız 

Facebook Sayfamız

Check Also

Mikdad, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Müdürü İle Görüştü

ŞAM (SANA) – Dışişleri ve Göçmenler Bakanı Faysal Mikdad, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Müdürü …