Suriye Arap Haber Ajansı – SANA Suriye Arap Haber Ajansı – SANA
NEW YORK – Suriye Arap Cumhuriyeti’nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Dr. Beşşar Caferi, ABD Dışişleri Bakanlığı çalışanı James Jeffrey tarafından Pazartesi günü Suriye hakkında yayınlanan Amerikan açıklamalarının sorumsuz ve aldatıcı, ABD’nin Suriye’nin egemenliği, istiklali ve toprak bütünlüğüne, Suriye halkının, barış, güvenlik, refah ve kalkınmasına karşı suç ve ihlallerinin üstünü örtme girişimi olduğunu belirterek, Suriye’nin ABD hükümetini, kendisine uygulanan tüm zorlayıcı tek taraflı ekonomik icraatları derhal ve koşulsuz olarak kaldırmaya çağırdığını söyledi.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri ve BM Güvenlik Konseyi Başkanı’na hitaben yazdığı bir mektupta Caferi, Jeffery’nin ifadelerinin Korona virüsünün yayılmasıyla mücadelede herhangi bir insani ve küresel role güvenilemeyen bir hükümetin inkar ve büyüklük politikasının devam ettiğini yansıttığını vurguladı.
Caferi, ABD hükümetinin 1979’dan bugüne Suriye’ye geniş bir yelpazede tek taraflı ekonomik zorlama icraatları uyguladığını, Suriye halkına yönelik bu yasadışı icraatların büyüklüğü ve etkisinin, Suriyelileri temel yaşam haklarından mahrum etmek amacıyla Suriye halkı üzerindeki ekonomik ambargonun sıkılaştırılmasını, bankacılık, enerji, yatırım, ithalat, ihracat, iletişim, hava, deniz ve kara taşımacılığı sektörlerine benzeri görülmemiş cezai yaptırımlar alınmasını öngören önceki ve şimdiki Amerikan yönetimleri tarafından sekiz icra emri çıkarılması sonucunda dokuz yıldan bugüne arttığını ifade etti.
Bu prosedürlerin doğrudan ve dolaylı olumsuz en önemli etkilerini sunan Caferi, Suriye’nin “2016 İnsani Gelişme Raporu”ndaki İnsani Gelişme Endeksi’ndeki sıralamada en az gelişmiş ülkeler sıralamasında düşüüş kaydettiğini, buna ek olarak, insani yardım sağlama, Suriye halkının temel ihtiyaçlarını karşılama ve Suriye hükümetinin vatandaşlarına, özellikle de enerji sektöründe temel hizmet sunma yeteneğine zarar verme sürecinde bile ciddi olumsuz etkileri olduğunu dile getirdi.
Caferi, Korona virüsü “Covid 19” un yayılması nedeniyle günümüzde dünyamızın maruz kaldığı küresel sağlık salgını ışığında Suriye’nin sağlık sektörleri için temel altyapıyı ve gerekli bileşenleri karşılaması için farklı türden ilave baskı ve zorluklara maruz kaldığını, Suriye hükümetine, istisnasız herkes için önleme, kontrol ve tedavi sağlamak için sağlık altyapılarına temel altyapı ve gerekli bileşenleri sağlama zorunluluğunu getiren, istisnasız herkese temel tıbbi, gıda ve hizmet materyallerinin sağlanması için, özellikle sterilizasyon, izolasyon, kamu ve özel alan ve tesislerin kapatılması, hatta vatandaşlardan evlerinde kalmalarını ve makul bir süre ayrılmamalarını istemesinin de bulunduğu bir dizi önlemler aldığını, ekonominin gücünü, hükümete, kamu ve özel sektöre, bu virüsün yayılma ve bulaşma yoluyla bulaşmamasını veya yayılmasını engellemesini sağlamak için gerekli planları ve önlemleri destekleme ve finanse etme yeteneği sağlayacak şekilde güçlendirilmesi gereğine dikkat çekti.
Caferi, ABD’nin Suriye halkına karşı yürüttüğü saldırgan politikalarının ancak ve ancak BM Misakı, Uluslararası ve İnsani Kanun ve ilekelerine açık bir ihlali olarak değerlendirilebileceğini belirterek, ABD hükümetinin bugün Suriye halkına karşı zorlayıcı ve tek taraflı ekonomik yaptırımlar dayatmaya devam ettiğini, bu küresel salgının yayılmasının tüm insanlığa yaydığı ciddi tehditlere rağmen, bu hükümetin ve bu salgın karşısında küresel dayanışmayı sağlamayı amaçlayan Birleşmiş Milletler ve örgütleri ile dünya liderleri ve dünya kamuoyunun liderliklerinin insani kaygılarına hiç bir şekilde önem vermediğine ve kendisi tarafından verilen küresel itirazlara uymadığına dair yeni bir kanıt sayıldığını ifade etti.
Caferi, Suriye’nin Amerika Birleşik Devletleri hükümetini, özellikle bankacılık, hava ve deniz taşımacılığı, iletişim, enerji ve petrol sektörlerine uygulanan tüm tek taraflı zorlayıcı ekonomik önlemlerin derhal ve koşulsuz olarak kaldırılması için derhal harekete geçmeye çağırdığını ve Suriye’nin bu salgına karşı koymak ve herhangi bir kısıtlama olmaksızın yayılmasını önlemesine izin verilmesi gereğine dikkat çekti.
Caferi ayrıca Suriye’nin, Amerikan işgal askeri güçlerinin başta Suriye ve petrol sahalarından olmak üzere tüm Suriye topraklarından çıkmasını, Suriye devletinin bu bölgeler üzerindeki kontrolünü yeniden kurmasını, petrol ve gaz istasyonlarını yeniden inşa etmesini ve bakımını yapmasını, kaynaklarını sadece Suriye halkına yönlendirmesini, ABD ve yasadışı bölücü milisleri, tüm yabancı teröristlerin ve ailelerinin Suriye’den çıkarılmasını ve menşe ülkelerine, özellikle de “IŞİD” teröristlerinin geri gönderilmesini sağlamak için toprakları üzerindeki tüm askeri kampların ve çadır kentlerinin kapatılmasını talep ettiğini ifade etti.
Caferi, Suriye hükumetinin, ABD ve ortaklarının sözde uluslararası koalisypn adı altında Rakka, Deyrezzor, Aynul Arab, Hecin ve diğer bölgeleri yıkma yanı sıra, Suriye altyapısına yönelik, yollar, köprüler, elektrik santralleri, petrol ve gaz kuyuları ve tedarik yolları da dahil olmak üzere tamamen veya kısmi yıkıma yol açan yasadışı askeri operasyonlarının sorumluluğunu yükleme hakkını sakladığını vurguladı.
Caferi mesajının sonunda, Suriye Arap Cumhuriyeti Hükümetinin, bu küresel salgının karşısında nerede olurlarsa olsunlar, tüm Suriyelilere hizmet etmek için mevcut olan tüm insan, tıbbi ve beslenme kaynaklarını seferber ettiğini belirterek, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri tarafından yapılan, Suriye halkı da dahil olmak üzere dünyanın birçok halkına uygulanan tek taraflı zorlayıcı icraatların sona erdirilmesi için çağrıda bulunduğu son durumları ve açıklamaları takdir ettiğini, Suriye hükümetinin, bu tehlikeli virüsün yayılmasıyla mücadele etmek ve onu ortadan kaldırmak için yapılan her türlü toplu ve küresel çabanın, başta ABD önderliğindeki bazı hükümetler tarafından dünyamızda iki milyardan fazla insana yönelik ekonomik abluka dayatma politikasıyla eşleşmesinin mümkün olamayacağını söyledi.
